Çocukların Sağlıklı Gelişim Göstermesini İstiyorsan Eti-ketleme!
Çocuklarımız mı anormalleşti yoksa bizlerin bakış açısı mı? Her çocuk birbirinden farklı gelişim göstermektedir. Bunu aynı ailede yetişmiş kardeşlerde de gözlemleyebiliyoruz. Tıpkı bizlerin bireyler olarak bir duruma karşı farklı yorum yapabildiği gibi çocuklarında birey olarak olayları farklı yorumlamaları ve davranmaları mümkün olabilmektedir.
- Bir davranış problemli midir? Bunu nasıl yorumlayabiliriz?
- Çocuğun davranış problemi şikâyeti ile gelen ebeveynlerimizin, o davranışı uzmana nasıl aktardığını da dikkatlide analiz etmeliyiz.
- Sorun olarak gördüğümüz davranış aile olarak bizim beklentimizi mi karşılamıyor yoksa çocuğun iç dinamiğinde çözülmesi gereken bir soruna mı işaret ediyor?
- Çözüme ulaşmak için doğru sorular ile tanımlamaları yapmalıyız.
Yine problemli davranışların ayırt edilebilmesi için doğru yaklaşım gösteremediğimiz durumlarda olduğu gibi okullarda öğretmenlerimizin de iyi gözlemlemesi gereken olgular bulunmaktadır. Okul kurallarına uyum, sınıf arkadaşları ile iletişim becerileri, dikkat ve konsantrasyon çocuklarımızdan beklenen performanslardır. Sosyal yaşamın bir anlamda hazırlık süreci olan okullarda, çocuklarımız günlerinin büyük bir kısmını geçirmekteler. Bu sebeple çocuk ve ergenin gelişim sürecinde öğretmen, ebeveyn ve psikoloğun gözlem ve yorumları birbirini tamamlayacak niteliktedir. Ancak birçok örnek ile karşılaşıyoruz ki daha uzmana gelmemiş çocuğa öğretmenler tarafından tanı konulabiliyor. Çocuğun davranış problemini, dikkat sorununu bazen otizm sanarak yanlış yorumlamalar ve yönlendirmeler yapan öğretmenlerimiz maalesef ki olabilmektedir. Özellikle teknoloji çağında çocuklarımızın elinden düşmeyen telefonlar, tabletler varken bunlardan tamamen mahrum etmekten yana bir uzman değilim ancak elbette belli sınırlar ve saatler içerisinde kullanmaları en uygun olanıdır. Bu kullanım alışkanlığını doğru kontrol edilemeyen çocuklarımızda dikkat ve odaklanma gibi sorunlar olabilmek ile beraber iletişim becerilerinde de zayıflamalar görülebilmektedir. Bu çocukların otizm olduğu anlamına gelmemektedir. Çocuklar hakkında eğitimci olarak yaptığımız yorumlar onların etiketlenmesine sebep olabilmektedir. Bu durum ortamdan soyutlanmasına, kabul görmemesine sebep olabilir ki bu da psikolojik açıdan olumsuz etkilenmesi demektir. Bir çocuğun tanı alabilmesi için uzman tarafından gerekli kontrollerinin yapılması önemli ve gereklidir.
Ne Yapmalıyız? Eskiden ebeveynlerin çok kullandığı sözü hatırlarsak "Eti" senin "Kemiği" benim denirdi. Şimdi yeni bakış açısı ile "Eti" senin "Ketleme" benim diyor velilerimiz. Çünkü okullardan gelen her yanlış tanılama sözü velinin çocuğu daha da ketlemesine, kısıtlamasına yol açabiliyor. Bu çocuğun gelişimini bir çıkmaza sokuyor ki uzman olarak böyle bir tutumun doğru olmadığını söylemek gerekmektedir. Çocukların okuldaki uyum ve davranışlarını eğitimcilerin ailelere aktarması gerekir ancak bunu bir hastalık tanısı zikrederek söylemek kesinlikle uygun değildir. Çocuklarımız yaşam yolculuğunda kendilerine bulma ve ifade etme sürecindeler ve bu sürecin bir etiketlenme ile etkilenmesine yetişkinler olarak hassasiyet göstermeliyiz. Bunun için en uygun psikolojik ve gelişim desteği için uzmanlarla iletişime geçmeliyiz.
Uygun Psikolojik ve Gelişim Desteği İçin Tıklayınız.