Bağımlı Kişilik Bozukluğu olan bireyler, başkalarına aşırı güvenme, dayanma ve teslimiyetçi davranışlar sergilerler. Bağımlı Kişilik Bozukluğu olan bireyler, başkalarının yardımı olmadan hiçbir şey yapamayacaklarına inanırlar ve yalnız kalamazlar.
Bu kişiler depresyon, alkol veya uyuşturucu kullanımı açısından daha yüksek risk altındadır. Çünkü güvendikleri insanlar hayatlarını terk ettiğinde veya bu insanlar onları eleştirdiğinde kendilerini tamamen reddedilmiş hissederler ve bir boşluğa düşerler.
Genellikle birine bağımlı olduklarından ve bağımlı oldukları kişiyle olan ilişkilerinde en önemli faktör o kişinin peşini bırakmaması olduğu için fiziksel, duygusal ve cinsel istismar riski çok yüksektir.
Güvendikleri kişiler tarafından terk edilmemek için her türlü acıya ve aşağılanmaya katlanırlar. Düşük özgüvenleri nedeniyle bunu karşısındakinin özgüveniyle kapatmaya çalışırlar. Bu nedenle her türlü tavizi verebilirler. Bu kişiler bağımsız çalışacakları çalışma ortamında kendilerini rahatsız hissederler ve başarısız olurlar. Sorumluluklarından kaçarlar ve ciddi kararlar vermek zorunda kaldıklarında aşırı endişelenirler.
Bağımlı Kişilik Bozukluğu Nedenleri?
Bağımlı kişilik bozukluğunun oluşumuna ortam hazırlayan bazı nedenler bulunmaktadır. Aşırı koruyucu, kontrolcü ve otoriter ebeveynlere sahip olmak BKB oluşumuna katkıda bulunmaktadır.
Araştırmalar, erken çocukluk döneminin, özellikle bağlanma stilinin, bireylerin bağımlı kişilik bozukluğu geliştirmesi için bir risk faktörü olduğunu göstermiştir. Ancak çocuklukta güvensiz bağlanma biçimlerinin özgüven eksikliğine ve bağımlılığa yol açabileceği öne sürülmüştür.
Mizacın yeri de hastalığın gelişiminde önemli bir rol oynar. Uyumsuz ve daha içe dönük çocuklar, erken yaşlardan itibaren bağımlılık yapan kişilik özellikleri geliştirebilirler.
Bağımlı Kişilik Bozukluğu Belirtileri
Bağımlı kişilik bozukluğunun en temel belirtisi; birey bir karar verirken yada bir program yaparken sürekli başka bireylerin onayını ve fikrini alma gereksinimi duyar. Tek başlarına karar vermek onlar için çok zor bir hadisedir.
En önemli bir diğer belirti ise sorumluk almaktan sürekli kaçınırlar. Kişi kendisinin yerine başka birinin sorumluluk alarak gerçekleştirmesini isterler.
Reddedilmek ve dışlanmaktan korktukları için kendi görüşlerini belirtmekten çekinirler. Görüşlerini ifade ederse, çevresindeki insanların ona karşı olan desteğini kaybedeceğini düşünür.
Bağımlı kişilik bozukluğu olan bireyler tek başlarına bir işe girişemezler. Bir konu hakkında harekete geçmek onlar için çok zordur.
Çevresinde bulunan insanların desteklerini korumak ve devam ettirmek için diğer insanların isteklerini yerine getirmek adına ellerinden geleni yaparlar. Hatta bu istekler ne kadar saçma olursa olsun bu istekleri yerine getirmek için gönüllü bile olabilirler.
Eğer çevresindeki bir destek kaynağı kaybolursa biran önce bu kaynağın yerini doldurmak isterler. Bu şekilde kaygılarını dizginlemiş olurlar. Bu yüzden destek kaynakları bu bireyler için çok önemlidir.
Kendilerine yönelik yetersizlik algılarından dolayı asla yalnız kalmak istemezler. Bu yüzden yalnızlık onlar için aşırı derecede rahatsız edicidir.
Bir başlarına kalma ve hayatlarını tek başlarına devam etme düşüncesi sürekli zihinlerinde tekrarlayan bir korku şeklindedir. Bu korkuyla sürekli zihinlerinin içinde bir savaş halindedirler.
Bağımlı Kişilik Bozukluğu Tedavisi
Eskişehir Bağımlı kişilik bozukluğunun tedavisinde en yaygın tedavi olarak psikoterapi kullanılır. Bağımlıların terapi sırasında bir terapiste güvenme eğiliminde olması beklenen bir durumdur. Terapinin ana hedefleri, danışanın kendine güvenini, kendini açıklama becerisini ve otonomisini arttırmaktır. Diğer kişilik bozukluklarında olduğu gibi Bağımlı Kişilik Bozukluğunda da tedavi sürecine karşı bir direnç mevcuttur. Ancak bu konuda terapistle kurulan güven ilişkisi kişinin yaşam sürecini daha olumlu şekilde değiştirmesine ve sorumluluk almasına yardımcı olmaktadır. Çünkü bağımlı kişilik bozukluğuna sahip bireyler kişilerarası ilişkilerdeki iletişim özelliklerinin farkındadırlar. Böylece karşı tarafın söylemek istediğini daha kolay şekilde anlayabilirler. Bilişsel davranışçı terapi de danışanın inançlarını değiştirmesine yardımcı olarak ve bazen danışanı ayrılığa maruz bırakarak bireyin özgüvenini ve otonomisini artırmayı hedefler.
Bağımlı Kişilik Bozukluğunun Tedavisi Hakkında Detaylı Bilgi Almak İçin Tıklayınız.
Anahtar Kelimeler: Eskişehir Bağımlı Kişilik Bozukluğu| Eskişehir Özgüven Sorunu| Eskişehir Bilişsel Davranışçı Terapi | Eskişehir Psikoterapi