Depresyon, günümüzde çok sık sık duyduğumuz bir kavram haline gelmiştir. Bu konuda bilinen doğrularla birlikte tahmin edersiniz ki yanlışlar da bulunmaktadır. Depresyon kalıcı üzüntü, istek ve ilgi kaybına neden olan bir duygudurum bozukluğudur. Depresyon, klinik depresyon ya da majör depresif bozukluk olarak da bilinir. Bu bozukluğu olan kişiler hisseder, düşünür ve davranırlar ve bunun sonucunda çeşitli duygusal veya fiziksel sorunlar yaşayabilirler. Normal günlük aktivitelerinizi gerçekleştiremez bazen hayat yaşamaya değermiş gibi hissetmezsiniz. Dolayısıyla hiçbir şey yapmak istemez, dünya yıkılmış da altında kalmış gibi hissedebilirsiniz.
Depresyon, sadece bir rahatsızlık veya anlık zayıflık hissinden daha fazlasıdır. Belki de en çok bilinen yanlış da budur. Depresyon anında çözülebilecek kadar basit bir problem değildir. Depresyon, tedavisi olan ve tedavi gerektiren tedavi gerektiren bir bozukluktur. Bazı durumlarda bu tedavi süreci uzun sürebilmektedir.
Depresyonun görülme sıklığı kadınlarda daha yaygındır. Her yaşta görülmesiyle birlikte 20'li veya 30'lu yaşlarda başlama olasılığı yüksektir.
DEPRESYON NEDEN KAYNAKLANIR?
Depresyonda genetik faktörler etkilidir. Genetik faktörler olduğu zaman görülme olasılığı yüksektir.
Düşük benlik saygısı ve aşırı bağımlılık, aşırı özeleştiri veya aşırı karamsarlık gibi belirli kişilik özellikleri.
Fiziksel veya cinsel istismar, ölüm veya kayıp, zor ilişkiler veya finansal sorunlar gibi travmatik veya stresli olaylar
Alkolizm, bipolar bozukluk, depresyon veya intihar öyküsü olan akrabalar.
Lezbiyen, gey, biseksüel veya trans bir kişinin etrafındaki ortam destekleyici değildir.
Anksiyete bozuklukları, yeme bozuklukları veya travma sonrası stres bozukluğu gibi diğer ruh sağlığı bozukluklarının varlığı
Alkol, sigara veya uyuşturucu kullanımı
Kanser, felç, kronik ağrı veya kalp hastalığı dâhil olmak üzere ciddi veya kronik hastalıklar
Yüksek tansiyon ilaçları veya uyku hapları gibi bazı ilaçların kullanımının bireyin depresyon geliştirme riskini arttırdığı gözlemlenmiştir.
DEPRESYON BELİRTİLERİ NELER OLABİLİR?
Üzüntü, sebepsiz ağlama, boşluk veya umutsuzluk duyguları
Değersiz hissetmek, suçluluk duymak, geçmişteki başarısızlıklar için kendini suçlamak
Düşünme, odaklanma karar verme ve bir şeyleri hatırlama sorunları yaşama
Yavaş düşünme, konuşma veya hareket etme
En küçük sorunlarda bile öfke patlamaları, sinirlilik veya hayal kırıklığı
Hobiler, spor veya seks gibi normal aktivitelerin çoğuna veya tamamına ilgi veya zevk kaybı
İştah azalması ve kilo kaybı veya iştah artışı ve kontrolsüz kilo alımı yaşama
Kaygı veya huzursuzluk
Sırt veya baş ağrısı gibi açıklanamayan fiziksel problemler
Sık veya tekrarlayan ölüm veya intihar düşünceleri veya intihar girişimlerinde bulunma
Uykusuzluk veya aşırı uyku dâhil uyku bozuklukları
Yorgunluk ve enerji eksikliği, en küçük görevler bile çaba gerektirir.
10 ADIMDA DEPRESYONLA MÜCADELE
Stres insan yaşamında elbette ki olacaktır. Önemli olan bu stresle baş edebilme mekanizmamızı geliştirmektir. Kendimizi strese karşı ne kadar dirençli tutabilirsek depresyon yaşama ihtimalimiz o kadar azalacaktır.
Size iyi gelen insanlarla daha uzun süreli vakit geçirmeye çalışabilirsiniz. Eğer size iyi gelen birisinin olmadığını düşünüyorsanız, farklı bir yolla bunu aşabileceğinizi bilmelisiniz.
Geçmişe takılı kalma konusunda ısrarcı olmamaya özen gösterin bugün de olduğunuzu unutmayın.
Depresyon döngüsünü unutmayın! Depresyonda kişi çoğu zaman hiçbir şey yapmak istemez, uyumak ister ve yaptığı işten hoşlanmaz. Semptomları gidermek için evde oturur, hiçbir şey yapmaz ve bunun içeriden çıkmasını beklerseniz, depresyon seviyenizi yükseltebilirsiniz. Bu yüzden durumdan hoşlanmasanız bile mümkün olduğunca faaliyetlerinize devam edin.
İyileşme sürecinde dalgalı olabilir ve zaman zaman da depresif belirtilerde artış olduğunu fark edebilirsiniz. Bunu normal olarak kabul edin.
Her gün düzenli olarak dışarıda yürüyüş yapmanın bir antidepresanla aynı terapötik etkiye sahip olduğunu unutmayın. Yavaş yavaş tempoyu ve yürüme süresini artırabilirsiniz.
Evde yatakta geçirdiğiniz zamanı azaltmak ve aktivite seviyenizi artırmak için ailevi sorumluluklar üstlenin.
Güneş ışığından daha çok faydalanacak şekilde uyumaya özen gösterin. Geç yatmak ve geç uyanmak, kalıcı depresyona katkıda bulunan bir faktördür. Erken yatıp erken kalkmaya alışın.
Olumlu duygusal ifadeyi artırın. Olumsuz duygu ve düşüncelerinizi zamanında dile getirmekten kaçınmayınız. Zamanında ve uygun ifade ve olumlu davranışın birikimi önleyeceğini ve küçük artçı şokların büyük depremleri önleyeceğini unutmayın.
Bununla birlikte, depresyonu olan birçok kişi bir psikiyatrist, Eskişehir Psikolog veya başka bir ruh sağlığı uzmanıyla birlikte psikoterapiden de yararlanabilirsiniz.
Depresyon Tedavisinde Eskişehir Uzman Ekibimiz Hakkında Bilgi Almakİçin Tıklayınız.
Anahtar Kelimeler: Eskişehir Depresyon Tedavisi | Eskişehir Depresyon | Eskişehir Psikolog