Çocuklarda Duygu Düzenleme
Duygu Nedir, Neden Önemlidir?
Duygular insanın çevresinden gelen etkilere karşı iç dünyasında hissettiği her türlü duyumsamadır. Ruhsal dünyanın renkleridir.
Bir olay karşısında ne hissettiğini bilmek önemli bir sosyal beceridir. Çünkü hissedilenler yani duygular nasıl davranılacağını belirler. Hangi duyguların ortaya çıktığı fark edildiğinde davranışların ve tepkilerin kontrol edilmesi kolaylaşır. Daha istendik ve yararlı davranışlar geliştirilebilir.
- Farklı Duyguları Bilme: Duyguları bilmek sadece o duyguların isimlerini bilmek değildir. O duygunun ne ifade ettiğini, ruhsal ve fiziksel olarak ne hissettirdiğini de bilmektir. Duygularını bilmeyen çocukların kendini tanıması ve davranışlarını düzenlemesi zorlaşır.
- Kendi Duygularını Fark Etme: Kişinin duygularını fark etme becerisi davranışlarını istediği biçimde yönetmesini yardımcı olur. Genelde sorun yaşanan davranışlarda fark edilmeyen duyguların etkisi vardır. Duygularından başkalarını sorumlu tutarlar hatta suçlarlar. Bu aslında kısır bir döngüdür. Duygularını fark edip yönetemeyen ebeveynler çocuklarına karşı çok eleştirel olabilir. Çocuklarına karşı yeni bir davranış geliştiremediklerinden çocuklarda aynı davranışı tekrarlar. Mesela çoğu ebeveyn yaşadığı öfke patlamasından çocuğun davranışını sorumlu tutar. Çocuk da olumsuz bir davranışta arkadaşlarını sorumlu tutar. Çünkü ebeveynlerinden bu davranışı öğrenmiştir.
- Diğerlerinin Duygularını Fark Etme ve Ayırt Etme: Diğer insanların duygularını fark etme ve hangi duygu olduğunu ayırt etme becerisi ilişkilerde önemli bir avantaj sağlar. Pek çok iletişim çatışması karşısındaki insanın duygusunu anlama zorluğu veya görmezden gelme ile ortaya çıkar.
- Kendi Duygularını İfade Etme: Duygularını ifade etmek iletişimi başlatır. Engellenen duygular iletişimde tıkanıklıklara yol açar. Ayrıca duyguları ifade etmenin ruhsal ve bedensel sağlıkla da ilişkisi vardır. Özellikle üzücü duyguların ifade edilmemesi durumlarında fiziksel sağlık da etkilenmekte ve pek çok psikosomatik belirtiler ortaya çıkmaktadır. Bir olay karşısında hissedilen duygunun ifadesi olaya verilecek tepkiyi ve ilişkinin alacağı yönü belirler. Duygularını ifade edemeyen çocuk kendini sürekli tedirgin ve huzursuz hisseder. Daha çok içine kapanır. Bu durum onu arkadaşlıklardan alıkoyar. Arkadaşının kalemini izinsiz alması üzerine hissettiği duyguyu ifade edemeyen çocuk arkadaşının bu tür davranışlarının devamını istemeyerek de olsa pekiştirmiş olur. Bu davranışın onda yarattığı duygu öfke olabilir. Öfkeye yol açan düşünce bu davranış bana yapılan bir saygısızlıktır olabilir. Arkadaşına bu davranışın kendisini sinirlendirdiğini söylerse öfke ifade edilmiş olur ve çocuk rahatlar. Aksi takdirde haksızlığa uğradığı düşüncesi ve öfkesi arkadaşının haberi olmadan ona kalır. Benzer durumlar tekrarladıkça da biriken öfke orantısız bir tepkiye yol açabilir.
- Diğerlerinin Duygularını Anladığını Gösterme ve Bu Duygulara Uygun Tepki Verme: Başkalarının duygularını anladığını gösterebilmek için öncelikle duyguları bilmek, kendisinin ve başkalarının hissettiği duyguların farkında olmak gerekir. Duygulara uygun tepki verme davranışsal veya sözel olarak yapılabilir. Örneğin; yüzünde gülümseme olan birisine mutlu görünüyorsun cümlesiyle sözel olarak duygusunun anlaşıldığı gösterilirken, davranışsal olarak da gülümsenebilir.
- Kendini Ödüllendirme ve Takdir Etme: İnsanın bir şeyi iyi yaptığında veya yapmaya çalıştığında sonuçtan veya çabasından dolayı kendini takdir etmesi, ödüllendirmesi etkili bir iç motivasyondur. Kendini takdir etme becerisinin çocukluktan itibaren geliştirilmesi olumlu bir benlik algısı için önemli bir araçtır. Ayrıca çocuklarda ise istendik davranışları kazandırmak için takdir ve ödüllendirme etkin bir araç olarak kullanılmaktadır.
- Empati: Duygularla ilgili beceriler söz konusu olduğunda içlerinde en kapsamlı olanlardan birisi empatidir. Empati kurmak öğrenilebilir ve geliştirilebilir bir beceridir. Çocukta empati duygusunu geliştirmek pek çok şekilde yapılabilir; fiziksel, sosyal ya da duygusal ihtiyaçlarına duyarlı olmak ve bunları karşılamaya çalışmak, ona saygı duymak, onun hoşlandığı ve hoşlanmadığı şeylerin neler olduğunu sormak, bunları önemsemek.
Anne Babalara Öneriler
- Onun duygularını tanıması için sizin de duygularınızı ifade etmenize ihtiyacı vardır. Siz de duygularınızı ifade edin.
- Sadece mutluluk, sevinç, şaşkınlık gibi olumlu duyguların değil kıskançlık, kızgınlık gibi duyguların da doğal ve yararlı olduğunu göstererek model olun.
- Çocuğunuz bir şey anlatırken ya da bir davranışta bulunurken içinde bulunduğu duyguyu fark etmeye çalışın. Ardından söyleyerek doğruluğunu test edin.
- Ebeveyn olarak duygularınızın sorumluluğunu alın. Çocuğunuzla bir sorun yaşadığınızda çocuğunuzun davranışının sizdeki etkisini söyleyin. “Beni üzüyorsun” yerine “Ödevlerini yapmamana çok üzülüyorum”
- Çocuğunuzun yaşadığı duyguyu kabul edin. Ancak bu verdiği tepkiyi kabul etmek ya da onaylamak anlamına gelmez. Örneğin; çocuğunuz çok kızgındı ve elindekileri yere fırlattı. Çok kızmışsın, çok kızdığını anlıyorum, böyle olması seni kızdırmış ama elindekileri yere fırlatman doğru bir davranış değildi onun yerine kızgınlığın geçene kadar duvarı itebilirsin ya da hacıyatmazına vurabilirsin.
- Siz de iyi bir işle ya da bir hedefle ilgili verdiğiniz çabadan dolayı kendinizi abartmadan takdir edin.
- Öncelikle ebeveyn olarak siz çocuğunuzla empati kurun yani kendinizi onun yerine koyun, onun yaşına inin ve onu anlamaya çalışın.
Kitap Önerileri
1. Sorunlarla Baş Etmek İçin Boyama Kitabı ve Günlük – Nobel Akademik Yayıncılık
2. Küçük Duygu Noktası – Beta Kids
3. Öfke Yönetimi Becerileri – İthaki Çocuk
4. Korkunun Üstesinden Gelen Çocuk – Koala Yayınları
5. Duygularım – Domingo Yayınevi
6. Gevşeme Oyunu – Doğan Egmont Yayıncılık
7. Duygusal Minikler İçin İyi Hisler Kitabı – Sabri Ülker Vakfı Yayınları
8. Duygularıyla Arkadaş Olan Çocuk – Okuyan Us Yayınları
9. Duygular Mutfağı – Okuyan Koala
10. Sihirli Nefesim – Doğam Egmont Yayıncılık
Yorumlar